Ah Saraçhane sen neler gördün neler !

Osmanlı İstanbul’unun ilk kurulan semti olan Saraçhane, bugün Fatih İlçesi’nin temellerinin atıldığı ilk semti olma özelliğini de taşımasının yanı sıra bugüne kadar neler gördü neler? Hani derler ya dili olsa da konuşsa, işte Saraçhane semti böyle büyük ve önemli bir semt.

BİZANS DÖNEMİNDE DE ÖNEMLİYDİ
Saraçhane Semti, sınırları itibarı ile, gayet büyük bir alana yayılmaktadır. Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılışına kadar bu sınırlar içerisinde bir askeri alanın mevcudiyeti de dikkate alınmalıdır. Osmanlı ekonomisinde önemli bir yer teşkil eden Saraçhane Çarşısı’nın hemen yakınına ve şehrin ana aksın ana kavşağı üzerine bir askeri kışlanın yerleştirilmiş olması, ayrıca dikkat çekicidir. Bizans döneminde şehri ortasından aşan ve Bayezid’den sonra, Yedikule ve Edirnekapı yönlerine ayrılan Mese Yolu’nun Edirnekapısı’na doğru giden kolu,
günümüzde Saraçhanebaşı diye adlandırılan semtten geçiyordu. Bizans döneminde şehrin yerleşim dokusu, esas olarak Marmara Denizi’ne paralel şekillendiğinden Edirnekapısı’na yönelen yol, şehrin daha az meskûn bölgeleriydi.

Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettikten sonra ‘’bu gözde şehri mamur hale getirmek amacıyla mahalle teşekkülü için cami, eğitim için sıbyan mektepleri ve medreseler, iktisâdi hayatı canlı tutmak için hanlar, hamamlar ve dükkânlar inşa ettirmiştir. Tarih bilgilerine göre İstanbul Saraçları, şehrin fethi ardından yirmi yıl kadar, eski bedesten (Cevahir Bedesteni) yanında geçici bir arastada çalışmışlardı. Fatih Camii yapıldıktan sonra, semti canlandırmak için, bu alanın yanında, bugünkü Fatih Belediyesi binası, Fatih parkı ve civarda bulunan apartmanların bulunduğu boş araziye Saraçları yerleştirmek amacıyla Saraçhane yaptırtmıştır. 1475 senesinde biten bu çarşı, Ayasofya vakfına bağlanmıştır.’’

‘’Saraçhanebaşı Semti’nin adının kaynağını teşkil eden bu saraçhanenin ilk kuruluşundaki mimari şekli ve dükkânlarının sayısı bilinmemekle beraber, Evliya Çelebi esnaf alaylarından bahsederken; İstanbul saraçlarının 1.084 dükkânı olduğunu belirtir. İnşa edilen bu ilk Saraçhane 5 Eylül 1693 (4 Muharrem 1105) tarihine kadar işlev gördükten sonra bu tarihte çıkan bir yangınla yerle bir olmuş. Çarşının tamamen yanması ile buranın esnafı Sultanahmed ile Bayezid arasında dağınık bir şekilde yerleşerek ticari faaliyetlerini yine saraç olarak sürdürmüşlerdir. İkinci kez inşa ettirilen Saraçhane, bir duvar ustasına göre şöyleydi: Saraçhane yuvarlak ve etrafındaki dükkanlar kâgirdi. Üç kapısı bulunan hanın iç duvarlarında dükkanlar bulunmaktaydı. Dükkanlar kemerli ve kepenklerle kapanmaktaydı. Hanın tam ortasında Saraçhane Camii ile Loncası vardır’’

4.YÜZYILDA YAPILAN BOZDOĞAN KEMERİ

Üç büyük medeniyete ev sahipliği yapmış İstanbul’un en eski semtlerinden biri olan Saraçhane’de Bozdoğan Kemeri bulunmakta. Bozdoğan Kemeri 4.yüzyılda şehre su getirmek için inşa edilmiş bir yapıdır.

OSMANLI VE CÜMHURİYET DÖNEMİNDE MİTİNGLERE EV SAHİPLİĞİ YAPAN SARAÇHANE

1475 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından kurulan İstanbul Saraçhanesi birçok önemli toplum hareketlerine ev sahipliği yapmıştır. Zulme karşı olan ve vatan için her daim harekete geçen Türk halkı, 19 Mayıs 1919’da İzmir’in Yunanlılar tarafından işgaline de sessiz kalmadı. Halk Fatih Saraçhane’de iki büyük miting gerçekleştirdi. 50 bin kişinin katıldığı mitinglerde 50 bin kişi bir olarak tekbirler getirerek siyaha bürünmüş Türk bayrağını dalgalandırarak dik duruşunu sergiledi.

31 Aralık 1961 yılında ise, 27 Mayıs 1960 askeri müdahalesinin ardından, Saraçhanede Türkiye genelinde ilk defa gerçekleşen bir miting gerçekleşti. Saraçhanebaşı Mitingi işçi kesiminin bu tarihe kadar Türkiye genelinde ve İstanbul’da olmak üzere gerçekleştirdiği ilk ve en büyük mitingdir. Miting hizmete yeni açılmış olan Belediye Sarayı önündeki Saraçhanebaşı Meydanı’nda toplanma izni verilmesiyle gerçekleşti. Kimi gözlemcilere göre İstanbul ve çevre illerle Anadolu’nun çeşitli yerlerinden gelen 100.000, kimilerine göre 150.000 işçi, mitinge katılmıştır. 1994 yılı itibarıyla Türkiye’de sigortalı işçi sayısının 620.000 dolayında olduğu bir dönemde, işsizlikten, düşük ücretlerden ve sosyal hakların olmayışından yakınan 100.000 dolayında işçinin 1961 yılında İstanbul’da yaptıkları miting bu bakımdan önemliydi.

TÜRK KADININ VATANI KORUMAK İÇİN SARFETTİĞİ GAYRET
1919 yılında tıpkı siyaha burunmuş Türk Bayrağı gibi siyaha burunmuş bir hanım 50 bin kişinin bir olması ve gayretine devam etmesi için önemli bir rol oynamıştır. Halide Edip ADIVAR hanımefendi birliği sağlamlaştırmak için bu büyük kalabalığın karşısına çıkarak onları coşturan ve ağlatan bir konuşma yaptı.
SEÇİMLE GELEN İLK BELEDİYE BAŞKANINA VEFA
Saraçhanenin bir mahallesinin ismi Haşim İŞCAN’dir. Ahmed Cevdet Paşa’nın oğlu Haşim İŞCAN İstanbul’un seçimle gelen ilk Belediye başkanıdır. Daha öncelerde kaymakamlık ve valilik yapan Haşim Bey İstanbul Belediye başkanı olduğunda İstanbul’da önemli bir sorun olan trafik sorununa el atmıştır. Şehremini ve Çarşı kapı alt geçitleri, Karaköy yeraltı geçidi ve kendi adı verilen Unkapanı’ndaki eski Saraçhane geçidini inşa etmiştir. Haşim İŞCAN geçidi, Aksaray’la Unkapanı’nı alttan, Bayezid ile Edirnekapı’sına üstten birini bağlar.

 

Kaynak: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/28440

https://istanbuluseyret.ibb.gov.tr/sarachane-1/