NESLİŞAH SULTAN CAMİİ

İsmini 2.ci Beyazıd’ın kızı Gevherimülük’ten olan torunu Neslişah Hanım Sultan’dan alan Neslişah Sultan Camii 1522’yılında yaptırıldı. Her daim yoksullara infakta bulunan Dukakinzade Ahmet Paşanın Gelini Neslişah Sultan, caminin yanına bir zaviye yaptırttı ve o zaviyede yoksullara yemek dağıtılıyordu. Yine yardıma ihtiyaçı olanlara yardımda bulunmak için 1553 yılında İstanbul’da bir vakıf kurdu Neslişah Sultan. Vakıf yaşlı kadınlara hizmet ediyordu, onlara ev tahsis eden bir vakıfftı. Hayır hizmetlerinin kendinden sonra da devam etmesi için şu talimatı verdi: ‘’işinden ayrılmış: hasta, fakir, kimsesiz ve yaşlı hizmetliler için Kasımpaşa’da bir ev tahsis edile’’. Bu talimatı, hicri 961 (Miladi 1553) yılında kurulan Dukakinzade Ahmed Paşa gelini, Neslihaş Sultan Vakfı’nın şartnamesi olarak kayda geçmişti.

BAKIMSIZLIKTAN HARAP OLDU 

Fatihte bulunan Neslişah Sultan camii yıllar içinde bakımsızlıktan dolayı harap oldu… 1955 yılında halkın sahip çıkması ile tekrar tamir edildi ve 2012-2014 yılları arası Vakıflar genel müdürlüğü tarafından restore edildi. Camii bugün halla hizmette. 

ALLAH İÇİN HAYIR KAYNAĞI 

Neslişah Sultan Fatih’ten sonra 1540 yıllında İstanbul Sarıyere’de de Neslişah Sultan camii yaptırtmıştır ve caminin etrafına mektep, çeşme, şadırvan, kuyu, hareden oluşan küçük bir külliye yaptırtmıştı. İnfakı, camiyi Allah rızası için yaptırttığını hatırlatmak için caminin kapı kemerine şu sözler ve tarih kazıttırılmış ‘’LİLLAHİ KANE KAYREN’’ (Allah için hayır kaynağı) Miladi 947 (1540-1541).  Ayrıcı Vakıfnamenin şartları da duvara kazınmıştır: 

“Büyük şehir Konstantinye‘nin İstinye köyünde Sultan Bayezit Veli Hazretleri’nin damadı Mehmet Bey’in (Dukakinzade Mehmet Paşa) kızı Neslişah Sultan’ın bina ettiği Camii Vakfı. Yehud kapısına yakın Hubyar mahallesinde dört ev, bir çocuk odası (mahalle mektebi için), bir fırın ve dükkan, iki oda, kuyu ve avlu duvarı. 

Vakıf yöneticisi geliri imamına, hitabete (Cuma ve bayramlarda hutbe okuyana) ve mektebinde eğitim veren hocaya, günde dört akçe vere. Ezan ve hilafet edene iki akçe vere ve sala hizmetini edene (Cuma namazını okuyan ve cenazeye çağıran) bir akçe ve camide hizmet görene bir akçe vere. İstinye’deki Kürkçü Mescidi’nin imamına ve müezzinine, her sabah Cami’de toplanıp güzel sesle birer cüz, (Kur ‘an ‘ın otuz bölümünden her biri), okumak için birer akçe vere. Her sene mum için 260 akçe, Berat Kandili için 100 akçe harc ede, hizmet yapana günde yarım dirhem vere ve Vakıf işlerine bakan kişi iki akçe ala. Cami yakınında olan evde imam oturup, doğu tarafındaki bağın bakımı ile ilgilene. Okul yanındaki evde müezzin otura, batı tarafındaki bağın işlerini yönete. Müfettiş her sene idarecinin hesaplarını kontrol edip, karşılığında 120 akçe ala. Vakfı idare eden, masraftan arta kalanı tutup, uygun fiat üzerinden tamir ve onarıma harc ede. Geri kalanı Kur’an cüzlerini güzel sesle ve usulüne uygun okuyana sarfede.

Lanet olsun o kimseye ki görevi için ücret alıp, yapması gereken işleri yapmayana’’. Şartnamenin hemen yanına şunu da belirttirmiş Neslişah Sultan ‘’Bu cami mekanı vakıf için inşa edildi. Bugün yapılanlar yarınlar içindir. Allah için yapılmıştır. Burası hayırdır ve vakıftır’’ (947).

KORUMA ALTINA ALINAN HAZİRE 

Sarıyerde bulunan Camii, daha sonraki yıllar aynı isimde Camii yaptırılmış olsa dahi, 1957 yılında yıktırılmış ve yola katılmıştır… Caminin ilk hali yıkılmış olsa dahi, 2015 yılında Sarıyerde bulunan Camiinin haziresi kültür varlığı olarak tescil edildi ve koruma altına alındı. Caminin haziresinin özelliği hazirede sadece hanımların olması. 

KAYNAK: 

https://www.facebook.com/media/set/?set=a.1502013576769244.1073741829.1462104187426850&type=3 

http://www.evkaf.org/site/sayfa.aspx?pkey=1157

https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/271362 

https://korumakurullari.ktb.gov.tr/Eklenti/68297,5315pdf.pdf?0