İstanbul’da yapılan son mesnevihane tekkesi

Kaynaklarda Dârülmesnevî Tekkesi olarak da anılır. İstanbul’un Fatih ilçesi Çarşamba semti Tevkiî Câfer mahallesinde batıda Tevkiî Câfer Mektebi sokağı, güneyde Mesnevîhâne caddesi, doğuda Sancaktar Yokuşu, kuzeyde Fener Rum Erkek Lisesi’nin arsasının kuşattığı bir mekân üzerinde yer alır.Burası İstanbulu’da yapılan son mesnevihane tekkesidir.

AKADEMİ GİBİ TEKKE
19. yüzyıl mutasavvıflarından Mehmed Murad Nakşibendî, yaşadığı çeviriler İstanbul’daki en önemli Mesnevîhândır. Osmanlıda Nakşîlik ve Mevlevîlik arasındaki yakınlaşmaya büyük katkı katkı sağlamış bir şahsiyettir. Kendi zamanında hem devlet adamları yanında hem de şeyh ve dervişler arasında saygın bir yere sahiptir.Mehmed Murad Nakşibendî, Murad Molla Tekkesi’nin şeyhi, Murad Molla Kütüphanesi’nin baş hafız kütübüdür. Bir Nakşî şeyhi olarak, tekkesinde okuttuğu ilmî, dinî, edebî, tasavvufî derslerden Ahmed Cevdet Paşa gibi birçok aydın ve bürokrat istifade etmiş, tekkesi adeta bir darü’lfünûn olarak nitelendirilmiştir. Müderrisliğinin yanısıra, birçok telif eseri bulunan Mehmed Murad Nakşibendî’nin başyapıtı Hülâsatü’ş Şürûh isimli Mesnevî’nin yazdığı şerhtir.

AHMED CEVDET PAŞA NEDEN ÖNEMLİ?
Şeyh Mehmed Murad’ın yüzlerce, belki binlerce talebesinden biri de Ahmed Cevdet Paşa’dır. Cevdet Paşa, gençlik yıllarında Şeyh Efendi’den mesnevi icazeti almış ve Farsça tahsil etmiş. Daha sonrasında Mecelle kaidelerini hazırlayan, Osmanlı tarihi yazan, Kısas-ı Enbiya’yı yazan müthiş bir deha olarak karşımıza çıkacaktır kendisi.
SULTAN ABDÜLMECİT DE KATILDI
9 Muharrem 1261 (18 Ocak 1845) Cuma günü Sultan Abdülmecid’in de katıldığı bir törenle açılmıştır. Ertesi gün 10 Muharrem olması dolayısıyla açılışta Şeyh Mehmed Murad Efendi “Ehl-i beyt”e dair Şûrâ sûresinin 213. âyetinin tefsirini yapmış, ardından mersiyeler okunmuştur. Murad Molla Tekkesi’nde Şeyh Mehmed Murad Efendi’den Mes̱nevî dersleri alan Cevdet Paşa’ya mesnevîhânenin açılış merasiminde mesnevîhanlık icâzeti verilmiştir. Mesnevîhânenin İstanbul’da açılan son dârülmesnevî olduğu kaydedilmektedir (Kara, s. 109).

Kaynak: Hatice Özdil İstanbul’da yapılan son darül mesnevi
https://islamansiklopedisi.org.tr/mesnevihane-İnşası 1260 (1844) yılında tamamlanan mesnevîhâne