İlk Defa İftar Davetine İcabet Eden “Padişah" Kim?

 Hazırlayan: Fahri Sarrafoğlu

Bugüne kadar Osmanlı padişahları genelde iftar davetlerine gitmez tam tersi Sarayda iftar davetleri verirlerdi. Ancak bir padişah bu gelenğe bir farklılık katarak ilk defa sarayın dışında bir iftara katıldı. İlk defa saray dışında halkın arasına girerek iftara katılma geleneğini başlatan bu Osmanlı padişahı kimdi acaba?

Kaynaklarda, 30. Osmanlı padişahı Sultan 2. Mahmut’a kadar Osmanlı padişahlarının dışarda iftara çıkmadıkları, genelde sarayda iftar ettikleri  belirtilmektedir. Fakat 2. Mahmut, özelikle Vaka-i Hayriye olayından sonra halkla daha iç içe olmak, fes ve pelerin giydiği için oluşan “Gavur Padişah” imajını silmek için ilk defa halkın iftar davetlerini kabul ettiği gözleniyor.

İLK İFTAR TOPU ONUN ZAMANINDA ATILIYOR
Sultan 2. Mahmut zamanında ilk defa iftar topu Kız Kulesi’nden ve Rumeli Hisarı’ndan atılmaya başlandı. 2. Mahmut’a kadar padişahlar hep dev iftar sofraları ile bilinir. Halkı saraya çağırırdı. İşte ilk kez 2. Mahmut iftarda davet üzerine bir yerlere gitmeye başlamış ve bu gelenek devam etmiştir.

RAMAZAN TEMBİHNAMELERİ
Padişah 2. Mahmut katıldığı iftar sofralarındaki zenginliği ve bazen de aşırıya kaçmaları görünce Ramazan tembihnameleri yayınlanmaya bu dönemde başladı. Bu tembihname Ramazan Ayı’nın kıymetine binaen halkın dikkat etmesi gereken bir takım kuralları ihtiva ediyordu.

İşte Tembihnamalerde Yapılan İkazlar!

  • Ramazan tembihnamelerinde padişahın halkın arasına karışıp selâtin camilerinde namaz kılacağı ve asker-sivil halkın durumunu doğrudan görmek için tebdil-i kıyafet edeceği, tanıyanların padişaha doğal ve saygılı davranmaları gerektiği belirtilmiştir.
  • Ramazan’da iftar sofralarının kesinlikle aşırıya kaçmayacak şekilde olmasına azami gayret gösterilecek daha çeşitli ikrama değil daha çok fakirin sofrada olmasına dikkat edilecekti.
  • Tembihnamelerde beş vakit farz namazın camilerde cemaatle kılınması tembih edilmiştir.
  • Mazereti olmayanlar hariç bütün Müslümanların oruçlu olması, görevli olanlar hariç herkesin yatsı namazına camilere gitmesi, teravih vaktinde berber, tütüncü ve diğer dükkânlarda oturanların “te’dip ve tekdir” olunacakları bu tembihnamelerde belirtilmiştir.
  • Tembihnamelerde, Ramazan Ayı ve birtakım ibadetlerin yerine getirilmesi ile ilgili maddelerle birlikte sosyal ortamlarda kadın ve erkeklerin hususan dikkat etmeleri gereken âdâba yönelik maddeler de belirtilmiştir.
  •  Gayri Müs­limlerin gündüzleri umumi mekânlarda yemek yememeleri, su, sigara vesaire içme­meleri de bu tembihnamelerin maddeleri arasındadır. Ramazan tembihnameleri mahalle imamları, muhtarlar tarafından halka duyurulurdu.
  • Tembihnamede belirtilen hususlara dikkat edilmediği durumlarda devlet görevlileri tarafından cezalandırmalar yapılırdı.